Çanakkale’ye 25 km. uzaklıktaki Tevfikiye köyü sınırlarındaki Troya, Dünya’nın en ünlü antik kentlerinden biridir. Troya’nın önemi Homeros’un İlyada ve Odyseia destanlarında geçen yer olmasında yatar. Bu destanlar batının ilk yazılı edebiyat ürünleridir. Troya’da yapılan kazılarda 9 kültür katının varlığı saptanmıştır. Erken dönemleri M.Ö. 3000 yıllarına iner. O dönemlerden günümüze bazı temeller ve seramik kalıntılarından öte bir şey kalmamıştır. M.Ö. 2500-2300 yıllarına tarihlenen Troya II ye ait en dikkat çekici buluntular ise Megaron denilen ev örneklerinin temelleri ile Schliemann’ın Priamos’un hazinesi diye adlandırdığı ve şimdilerde Rusya’da Puşkin müzesinde olan buluntu grubudur. M.Ö. 1700-1000 yıllarına tarihlenen ve Troya VI-VII dönemleri genelde Homeros’un Troyası ile özdeşleştirilir. Günümüze kalabilen ve testere dişi olarak adlandırılan yapı tarzıyla taştan surları dikkat çeker. Hellenistik ve Roma Dönemlerini kapsayan Troya VIII. ve IX. katmanlardan günümüze kalanlar ise hamam, odeion, tiyatro, bouleterion gibi mekanlardır.